Ali Ağaoğlu: Engelli Çocukları Eve Mahkûm Etmeyelim

[melleseferi]

Yunanistan’ın başşehri Atina’da gerçekleştirilen Özel Olimpiyatlar 2011 Yaz Oyunları'na 180 ülkeden 10 bin zihinsel engelli sporcunun katıldığını ve Türk çocuklarının bu organizasyonda 43 madalya kazanarak kendisini çok duygulandırdığını belirten Ali Ağaoğlu, “Bu çocuklar bizim birer parçamız. Önceleri evlerinden çıkamıyor, eğitim dahi göremiyorlardı. Bugün ise ülkemizi uluslar arası alanda temsil edip, olimpiyat şampiyonlukları kazanıyorlar. Onlarla ne kadar gurur duysak azdır" dedi. Engelli çocuklara herkesin destek vermesini isteyen Ali Ağaoğlu, konu ile ilgili sorularımızı cevaplandırdı:

Manevî hizmet yönü ağır basan bu işe nasıl başladınız?

ahmetli Sakıp Sabancı'nın kızı Dilek Sabancı Hanımefendi bu derneğe maddî ve manevî büyük katkıları oldu. Kurucusu o idi ve başkanlığını bugüne kadar o götürüyordu. Dilek Hanım bana böyle bir teklifle gelince gerçekten çok sevindim. İş adamının görevi tabii ki çalışacak, para kazanacak. Ama toplumsal ve sosyal olaylarda da iş adamı herşeyi devletten beklememeli. İmkânı olan insanların, vakti olan insanların bu tür aktivitelere destek olması lâzım. Yaklaşık 1,5 milyon vatandaşımız bu durumda. Bunların hayata kazandırılması, topluma kazandırılması bence çok önemli. Dilek Hanım bu teklifi yaptığında seve seve kabul ettim. Elbirliğiyle hep beraber şu anda 15 bin vatandaşımıza bu şekilde ulaşarak hizmet ediyoruz. İnşaallah bunu l00 binlere taşıma hedefimiz var.

Türkiye nüfusunun yüzde 10'u engelli vatandaşlardan oluşuyor. Bu insanları evlerden çıkarıp, hayata bağlayacak projeleriniz var mı?

Bu tür aktiviteler önemli. Bu aktivitelere katılan çocuklar topluma ve hayata bağlanıyor. Öbür türlü evde aileler de bunları dışarıya çıkarmaktan imtina ediyorlar. Sadece eve bağlı kalıyorlar. Halbuki imkân tanınsa bunlar topluma kazandırılabilir, hayata tutunabilir. Amacımız burada bu.

Bir iş adamı olarak şirketlerinizde engelli insanlara iş imkânı sağlıyor musunuz?

Şirket olarak bizim de engelliler için belli bir kontenjanımız var. Mümkün olduğu kadar onlardan faydalanmaya çalışıyoruz. Biz bu çocuklarımızı hayata bağlamak istiyoruz. Ben Atina'daki özel olimpiyatlara katıldım. Bizzat kendim giderek, 3 gün müsabakaları izledim. O çocukların o hırsı, o azmi ve gözlerindeki o ışığı görünce sosyal ve manevî yönü çok güçlü bir hizmet olduğunu bizzat yaşadım.

Çocuklar yarışırken duygulanıp ayrı bir heyecan yaşadınız mı?

Tabii ki yaşadık. Hem de inanılmaz bir heyecan yaşadık. O çocukların başarmak için gösterdiği o hırsları, bir şeyleri yapabilme, bir şeyleri becerebilme, başarabilme duygularını onlarla beraber yaşadık. Ve, bu olimpiyatta 11'i altın 43 tane madalya kazandık.

Bu tarz faaliyetleriniz devam edecek mi?

Devam edecek. Şu anda 15 bin çocuğumuza ulaşabildik. İnşallah bunu daha yüksek rakamlara, 100 binlere taşımak istiyoruz. Zamanı olan, maddî gücü olan insanların da bu çocuklara destek vermesi lâzım. Herşeyi devletten beklememek gerekir. Buna hep beraber katkı sağlamamız gerektiğini düşünüyorum.

Bu çocuklara sahip ailelere ne mesajlar vereceksiniz?

Bu tip çocukları sokağa çıkarmaktan, ortama çıkarmaktan imtina etmeyelim. Evde, odada sandalyeye mahkûm etmeyelim. Bunları dışarıya çıkaralım. Bunları hayatın içine sokmaya çalışalım. Biz de o konuda kendilerine destek olmaya çalışıyoruz. Hatta bazı aileler maalesef bu tip çocuklarından utanıyorlar, dışarıya çıkarmıyorlar. Bence bunu yapmasınlar. Bu çocuklar da bizim çocuklarımız. Onları hayata bağlamamız lâzım.

43 Madalya Kazandık

Yunanistan’ın başşehri Atina’da gerçekleştirilen Özel Olimpiyatlar 2011 Yaz Oyunları'na 180 ülkeden 10 bin zihinsel engelli sporcu katıldı. Türk Millî Takımı bu olimpiyatlarda 11'i altın 43 madalya kazanarak büyük bir başarıya imza attı.

Ağaoğlu: Atina'daki Özel Olimpiyat'ta Çocuklar Beni Çok Duygulandırdı

HERKES DESTEK OLSUN: Manevî hizmet yönü ağır basan bu işe soyunmaktan çok mutlu olduğunu söyleyen Ali Ağaoğlu, "İş adamı her şeyi devletten beklememeli. İmkânı olan insanların, vakti olan insanların, bu tür aktivitelere destek olması lâzım. Yaklaşık 1,5 milyon vatandaşımız bu durumda. Bunların hayata kazandırılması, topluma kazandırılması bence çok önemli" dedi.

Röportaj: Erol Doyuran

30.10.11 – Yeni Asya