KUMLU DA BAŞBAKANLA DOLMABAHÇE’DE GÖRÜŞMÜŞ

[melleseferi]

Eski Genel Kurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un Başbakan’la Dolmabahçe görüşmesinin polemik konusu olması hafızalarda tazeliğini korurken Kayserili TÜRK-İŞ Başkanı Mustafa Kumlu’nun da Başbakan ile Dolmabahçe’de görüştüğü ve ilginç bir pazarlık yaptığı ileri sürüldü.
Odatv.com’da “Başbakan hangi sendikacıları Dolmabahçe’ye çağırdı” başlığı ile yayınlanan habere göre Başbakan Erdoğan’ın: “Biz Tekel tütün depolarını kapatma kararını çoktan vermişiz ve bize gelip rica da bulunuyorlar, 6 ay daha uzatalım. Arkadaşlar 6 ayı, 2 yıl uzattık. Herhangi bir iş yapılmıyor orada. İki üç tane depoda tütün işleme var ama diğerleri bir şey yapmıyor. Ama buna rağmen biz bunu ödedik. Ama artık bunu yapamayız.” sözlerinin perde arkası şöyle:
((Türk – İş’in Aralık 2007 kongresinden hemen önce bugünkü başkan (o zamanki başkan adayı) Mustafa Kumlu ve Genel Sekreter Ergun Atalay İstanbul’a gidiyor. Daha doğrusu Başbakan “Dolmabahçe’deki ofisime gelin” diyor, onlarda gidiyor.
Başbakan, Kumlu – Atalay ekibinin Türk – İş Kongresi’ni kazanmasını çok istiyor. Bunu da Temmuz 2007 seçimlerinden zaferle çıkmış bir Başbakan olarak amaç ediniyor.
Hatırlayınız, Türk İş Kongresi’ne bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katılıyor. Hemşehrisi Kumlu’ya destek veriyor. Başbakan da konuşma yapıyor. Çok yakını diye tanımlanan Ergun Atalay’ın arkasında duruyor.
Dolmabahçe’nin ihtişamından gözleri kamaşan Atalay ve Kumlu, kongre hesaplarını ortaya koyuyor. Özellikle Tek Gıda İş ve Şeker – İş sendikalarının desteğini alabilmek için 4 – C’nin süresinin uzatılmasını istiyorlar. “Bize altı ay süre verin. Seçimden sonra meseleyi çözeriz” taahhüdünde bulunuyorlar.
Başbakan yanıtını Kumlu ve Atalay ekibini havalara sıçratıyor.
- “Arkadaşlar 6 ayı, 2 yıl uzattık.”
Kumlu ve Atalay 6 ay süre isterken, Başbakan “Alın size iki yıl” diyor. Bu aşamadan sonra Kongre’nin kazanılması için geriye tek bir engel kalıyor. Mustafa Özbek’in başında bulunduğu Türk Metal’in ikna edilmesi.
Zira güçlü aday Salih Kılıç yıllarca Özbek’in yönetiminde yer alıyor. Türk – Metal kontenjanından Türk – İş de yönetici oluyor.
Özbek’in kararsızlığını ise tehdit ve şantaj mektupları çözüyor.
Özbek bugün Ergenekon tutuklusudur. Mektuplarda neden tutuklanacağı, malına mülküne bir bir el konulacağı anlatılıyor. Özbek, son gün Salih Kılıç’ı terk edip Kumlu – Atalay ekibini desteklemeye karar veriyor. Daha doğrusu böyle davranması sağlanıyor.
****
Başbakan’ın cümleleriyle devam edelim.
- “Herhangi bir iş yapılmıyor orada. İki üç tane depoda tütün işleme var ama diğerleri bir şey yapmıyor. Ama buna rağmen biz bunu ödedik. Ama artık bunu yapamayız.”
Şimdi Başbakan’a sormak gerekiyor. Hani Tekel işçilerine tüyü bitmemiş yetim hakkı yedirmeyecektiniz, çalışmayana para vermeyecektiniz. İki yıl boyunca yetimlerin hakkını neden yedirdiniz? (Odatv’nin notu: Bu tabirler bize ait değildir. Başbakan’ın diliyle konuşmaya gayret ediyoruz.)
****
Bu arada Başbakan şeker fabrikalarının özelleştirmesini de olabildiğince geciktiriyor. Böylece Şeker İş’i de rahatlatıyor. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi sonradan Danıştay kararıyla durduruluyor.
İşçiler direnişte kararlı. Kararlılık ise gerçeklerle beslenir. Bunu unutmamak lazım.>kayserihaber.com.tr