*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: SEN ÇOK İYİ BİR AVUKAT OLACAKSIN, SAKIN VAZGEÇME  (Okunma sayısı 6840 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20661
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com
SEN ÇOK İYİ BİR AVUKAT OLACAKSIN, SAKIN VAZGEÇME
« : Eylül 01, 2012, 12:47:40 ÖS »


Her engellinin yaşadığı ortak problemleri yaşamış. Ancak asla problemlere karşı yenik düşmemiş. Karşısına çıkan tüm engeller ve problemler yenik düşmüş. Görme engelli olduğu için onu okula kabul etmeyen okul yöneticilerine rağmen, okul bahçesinde teneffüse çıkan öğrencileri beklemiş kontenjanlar dolu diye eğitime alınmadığı okulda. Hep en çok istediği hayali olan öğretmen ya da avukat olmak için hayata ve onu görmek istemeyen duyarsız okul idarecilerine inat, eğitimini çok okul değiştirmek zorunda bırakılsa da devam ettirerek sonunda avukat olmuş. Hayatının her alanında savaşçı olmayı daha ilk engelli olduğunu fark ettiği andan itibaren öğrenen Donat, iki arkadaşının destek ve yönlendirmesiyle İstanbul Barosu Engelli Hakları Komisyonu’na katılmasıyla hayatı tamamen değişmiş.

Komisyon Başkanı Güler Polat’ın “Sen çok iyi bir avukat olacaksın ve beş yıl sonra seni tüm Türkiye tanıyacak sakın vazgeçme” dediği Donat, kehanetin gerçekleştiğini ve hayatında hiç düşünemeyeceği başarılar kazanmasında önemli bir etken olduğuna inanıyor. İşte bir savaşçının, bir başarı adamının, kendisine söylenen kehanetin gerçek olmasında rol alan, kendi başarı öyküsünün de baş kahramanı olan Av. Cemal Donat’ın röportajını okurken herkese; 'Bizim daha çok çalışmamız ve toplumsal sorumluluklarımızın farkına varmanız gerek' dedirten hikayesi ile sizleri baş başa bırakıyoruz.
Sizi tanıyabilir miyiz?
1981 yılında Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde dünyaya geldim. İlköğrenimimi mahallemizde bulunan ilkokulda tamamladıktan sonra ortaokula bu okulda devam edemeyeceğim gerekçesiyle kaydım yapılmadı. Eğitimime 1 yıl ara vermek mecburiyetinde bırakıldıktan sonra Gaziantep Görme Engelliler Okulu’na kayıt yaptırdım. Sonrasında ilçemizde bulunan Gazi Lisesi’ne başladım. 2000 senesinde liseden mezun olduğum yıl Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandım, 2004 yılında da mezun oldum. 2005 yılında stajımı İstanbul’da tamamlayarak 2006 yılının başından itibaren İstanbul’da serbest avukatlık yapmaya başladım. 2005 yılının ortalarından bugüne kadar da başkan yardımcılığı görevini yürüttüğüm İstanbul Barosu Engelli Hakları Komisyonu’nda çalışmalar yürütmekteyim.
Bize okul yıllarınızdan bahsedebilir misiniz?
Mahallemizde okul bulunmadığı için eğitim hayatına 2 yıl gecikmeli olarak başlamak zorunda kaldım. Çünkü görme engelli olmam nedeniyle ailem beni evimize uzak olan okula göndermedi. Kendi mahallemizde yapılan okula gecikmeli de olsa başladım. Fakat ilkokulu tamamladığım sırada okul müdürümüz bu okulda eğitimime devam edemeyeceğimi bizler için kurulmuş bir körler okulunda eğitim almam gerektiğini söyleyerek okula kaydımı yapmadı. Gaziantep Körler Okulu’na müracaat etiğimiz de ise boş yerleri olmadığından dolayı o yıl kaydımı yapamayacaklarını söylediler. Dolayısıyla o seneyi birlikte 5. Sınıfı tamamladığım arkadaşlarımın ortaokula devam ettiği okulun bahçesinde onların teneffüse çıkmasını bekleyerek geçirdim. Ertesi sene Gaziantep Körler Okulu’nda 6. Sınıfta eğitimime devam ettim. Buradaki eğitimimi tamamladığım sene girmiş olduğum liselere giriş sınavında Kahta Lisesi’ni kazandığım halde okul yönetimi orada okuyamayacağım gerekçesiyle kaydımı yapmak istemedi. Ben de ilçemde bulunan Kırıkhan Gazi Lisesi’nde eğitimime devam ettim. Lise eğitimim sırasında bir iki hocam dışında tüm hocalarımdan çok büyük destek gördüm ve liseyi tamamladığım sene iyi bir puan alarak Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandım. Hukuk Fakültesi’nde kitap okuma ihtiyacını karşılayabilmek amacıyla Kırıkhan Kaymakamlığı’na görme özürlü olarak kullanabileceğim bir bilgisayar talebi ile müracaatta bulundum. O dönemde Kırıkhan ilçemizde kaymakamlık yapan (şu anda İstanbul Vali Yardımcısı olan) Sn. Mustafa Altıntaş ihtiyacımı karşılayacak bir bilgisayarı Hatay valimiz Sn. Yener Rakıcıoğlu ile birlikte bana vermiş ve eğitim hayatıma çok ciddi bir destek sağlamışlardır. Engelsizkariyer.com aracılığıyla 2000 yılında Hatay valisi olan Sn. Yener Rakıcıoğlu’na, İstanbul vali yardımcısı Sn. Mustafa Altıntaş’a ve tüm hocalarıma şükranlarımı sunarım.
 
Görme engelli biri olarak eğitim süreciniz de ne gibi zorluklar yaşadınız?
Öncelikle başta ailem olmak üzere çevremde yaşayan insanların bir görme özürlü olarak neler başarabileceğime inanmaları bir hayli zaman aldı. Bu yüzden eğitim hayatım 3 yıllık bir sekteye uğradı. Benim eğitim hayatıma devam ettiğim dönemde eğitim materyali bulmak çok zorken, günümüzde GETEM ve kitap sevenler gibi müthiş kitap kaynakları bulunmaktadır. Yaşanan sorunlardan biri de sınavlar ve ölçme değerlendirme için kullanılan yöntemlerin sıkıntılı olmasıydı. Takip ettiğim kadarıyla hala bu sorunlar çözülememiştir. İlk ve orta öğrenimde hatta yüksek öğrenimde görme özürlülerin sınavlara katılmalarıyla ilgili standartlar belirlenmelidir.
Çocukken olmak istediğiniz veya hayalini kurduğunuz bir meslek var mıydı? Şuanda hayalini kurduğunuz mesleği mi yapıyorsunuz?
Hayalimdeki meslekler öğretmenlik ve avukatlıktı. Lise yıllarında öğretmenlerimden gördüğüm destekle üniversite sınavında iyi bir puan alınca hukuk fakültesine girmeye karar verdim. Hem fakülteyi severek okudum hem de mesleğimi severek yapıyorum.
Görme engelli olarak eğitiminizi tamamladıktan sonra iş bulma sürecinizi ve yaşadıklarınızı anlatabilir misiniz?
Öncelikle staj yeri bulmak hiç kolay olmadı. Başvuru yaptığım büroların tamamı benim yanlarında staj yapamayacağımı yahut da çok zorlanacağımı anlatan ifadeler kullanıyorlardı. Daha sonra Av. Adem Umur ve Av. Esra Umur’un yanında stajımı tamamladım. Staj döneminde ve sonrasında her iki üstadımdan da çok destek gördüm. Onların teşvik ve destekleriyle kendi avukatlık ofisimi açtım ve geçen ay da meslekte 4. yılımı tamamladım. Staja başlarken yaşadığım sıkıntıları staj sonrası iş ararken de yaşadım ve bu sıkıntılar benim kendi işimi kurmamı sağladı.
Engeliniz şuan ki işinizi yapmanıza bir engel oluşturuyor mu?
Görme özürlü olarak avukatlık yapmak kolay bir iş değil. Fakat teknolojiyi doğru kullandığınızda görmemenin getirdiği dezavantajları minimuma indirebiliyorsunuz. Örneğin ekran okuyucu program kurulu bir bilgisayar okuma yazma araştırma yapma sorunlarımı tamamen çözüyor. Adliyelerde yaşanan bir takım problemler ise Bakanlığın ve baroların sorunlara eğilmesiyle çözülür kanaatindeyim.
İstanbul Barosu Engelli Hakları Komisyonu’na ne zaman nasıl katıldınız? Bize oradaki görev ve çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?
Komisyona katılmam staj yaptığım dönemde Kerim ve Selim Altınok üstadlarımın sayesinde olmuştur. Komisyonumuzun çalışmaları daha ziyade mevzuat incelemeleri, birbiriyle çelişen düzenlemelere ilişkin görüşleri ilgili kurumlara bildirmek ve komisyonumuzdan bilgi talep edildiğinde bu ihtiyacı karşılamak yönündedir. Bu tür çalışmalarda komisyon içerisinde bana verilen görevleri yerine getirmekteyim.
Komisyonun size, sizin komisyona kazandırdıklarınızdan bahsedebilir misiniz?
Benim komisyona ne kattığımı bilemem fakat komisyon bana ve meslek hayatıma hatta ülkemizde yaşayan tüm engellilerimizin hayatına çok şeyler kattı. Zira benim özürlü hukukuna olan ilgim ve kendimi bu alanda geliştirip yetiştirmem bu sayede olmuştur. Bugün itibariyle ülkemizde yaşayan tüm engellilerin ve bu konuda bilgi almak isteyenlerin ulaşabileceği bir birimin başında yer almaktayım.
İstanbul Barosu Engelli Hakları Komisyonu Başkanı Av. Güler Polat’ın iş hayatınızda ki yeri ve önemi nedir?
Sayın Başkanımız Güler Hanım kıskanılacak derecede pozitif düşünebilen ve olaylara çok yönlü bakabilen bir üstadımdır. Gerek stajım sonrasında gerekse meslek hayatımda bana çok ciddi katkılar sağlamış her zaman destek olmuştur. Güler Hanım’ın benim mesleğe dört kolla sarılmamı sağlayan bir kehaneti vardı ve bu kehanet gerçekleşti. Güler Hanım “sen çok iyi bir avukat olacaksın ve beş yıl sonra seni tüm Türkiye tanıyacak sakın vazgeçme derdi” ve ben şimdi onu tanıdığım için kendimi çok şanslı sayıyorum.
Sizi sık sık TV, gazete ve seminerlerde konuşmacı olarak görüyoruz. Bu kadar ön planda olmanızı sağlayan başarınızı neye borçlusunuz?
Benim uğraş alanım hukuk yani kanunlar, yönetmelikler ve diğer idarenin düzenleyici işlemleridir. Siz de takdir edersiniz ki ülkemizde en çok değişen de işte bu kanun, yönetmelik vs.dir dolayısıyla işinizi ne kadar iyi takip ederseniz ve kendinizi ne kadar güncellerseniz o denli başarılı olursunuz. Bir de muhataplarınızın ihtiyacını bilerek bilgi aktarmak son derece önemlidir. Bu hususlara dikkat etmek başarıyı getiren en önemli etkenlerdir.
Çalışma hayatınızda hiç mobing, ayrımcılık ve önyargılarla karşılaştınız mı? Eğer karşılaştıysanız kısaca özetleyerek bu süreçlerle nasıl başa çıktınız?
Ben de her özürlü gibi bir çok kez bu durumlarla karşılaştım. Bu durumlarda önemli olan başkalarının sizi nasıl değerlendirdiğinden ziyade sizin kendinizi nasıl değerlendirdiğinizdir diye düşünüyorum. Bir de çevrenizde size inanan ve güvenen insanlar mutlaka vardır sık sık bu kişilerle istişare etmek son derece önemlidir. Belirtmeden geçemeyeceğim Güler Hanım bu konularda bana gerçekten çok büyük destek sağlamıştır.
 
Mutlu Engelli Çağrı Merkezi’nde ki görevinizden ve verdiğiniz hizmetlerden bahsedebilir misiniz?
Mutlu Engelli Çağrı Merkezi engellilerin, engelli yakınlarının ve kamuoyunun engelli mevzuatıyla ilgili soru ve sorunlarını çözmek amacıyla kurulmuştur. Ben merkezin koordinatörlüğünü ve AR-GE sorumluluğunu yürütüyorum. Merkezimizi arayanların sorularını cevaplandırıyor, şikayetlerini alıyor, başvuruları ve itirazlarıyla ilgili dilekçe desteği sunuyoruz. Merkezimiz ülkemizin en güncel engelli mevzuatı bilgisine sahip ekibidir.
İstanbul Barosu Engelli Hakları Komisyonu’nda Başkan Yardımcısı olarak size özellikle iş dünyasında ve günlük yaşam içinde en çok hangi konularda şikayetler geliyor. Hiç sizi şaşırtan bu kadarda olmaz dedirten hikayelerle karşılaştınız mı?
Gerek komisyonda gerekse çağrı merkezinde yaşadığımız en büyük sorun mevzuatın uygulanması noktasında ortaya çıkmaktadır. Ne yazıktır ki uygulamada yer alan bir hak bürokrasi tarafından engellenebilmektedir.
Engellilerle ilgili bir çok ulusal ve uluslararası mevzuatların hemen hemen hepsini en güncel şekli ile hiç karıştırmadan nasıl takip edebiliyorsunuz? Zaman zaman eksikleriniz ya da hata yaptığınız oluyor mu?
Hatalar mutlaka olur benim de zaman zaman hatalarım oluyor elbette ama bir ekipten sorumlu olmanın sonucu olarak kendimi günlük olarak güncellemem gerektiğinden hatalarımı çabuk fark etme ve düzeltme imkanı buluyorum.
Çalışma hayatınızda prensip ve olmazsa olmaz dediğiniz kurallarınız neler? Bize anlatabilir misiniz?
Hukuk geometri bilimine çok benzer. Yani çok yönlü düşünmeniz gerekmektedir. Dolayısıyla da bilgiyi sık sık gözden geçirmelisiniz. Yani bu meslekte bilgiden ne kadar emin olursanız olun ilgili kanuna veya düzenlemeye bakmak son derece önemlidir. Aksi bir durum muhatabı eksik veya yanlış bilgilendirme sonucunu doğurabilir.
Şimdi de çalışmalarınızdan uzaklaşarak bize boş zamanlarınızı nasıl değerlendirdiğinizden ve hobilerinizden bahsedebilir misiniz?
En büyük hobim doğayla baş başa kalmaktır. Mümkün olduğunca şehirden, trafikten ve beton bloklardan kurtulup yeşile maviye koşmak köy yaşantısının o sadeliğine teslim olmaktır. Bunun yanında kitap okumayı çek seviyorum ayda hiç okumazsa 8-10 kitap okuyorum, arkadaşlarımla vakit geçirmeyi ve gezmeyi çok seviyorum.
Deneyimlerinizden yola çıkarak engellilerin istihdamda hak ettiği yeri alması için sizce neler yapılmalı?
Öncelikle son derece ciddi ve katılımın azami düzeyde tutulduğu bir iş analizi çalışması yapılmalıdır. Bu sayede engelliler için hangi çalışma alanlarının uygun olduğu ortaya çıkacaktır. Sonrasında engelli iş gücünün iş yerinde en verimli şekilde çalışabilmesi için ne tür ekipmanlara ihtiyaç duyduklarının tespiti yapılmalıdır. Gerekli ekipmanların sağlanmasıyla da engelli iş gücünden azami düzeyde fayda sağlanabilecektir diye düşünüyorum.
Röportajımızın keyifle sonuna doğru gelirken sizden gelecekle ilgili planlarınızı da öğrenebilir miyiz?
Öncelikle mesleğimi en iyi şekilde ifa etmeye devam etmek istiyorum. Bunun yanında engelli hukukuyla ilgili ulusal ve uluslar arası çalışmalar gerçekleştirmek istiyorum.
Engelsizkariyer.com’la ilgili düşünceleriniz neler? Önerileriniz var mı?
Engelsizkariyer.com ideal bir çalışmadır. Neden mi?
· Çünkü kurucusu piyasa koşullarının çetin şartlarına rağmen birçok başarıya imza atarak toplumdaki ve işverenlerdeki önyargıyı sarsmıştır,
 
· Çünkü kurucusu ve ekibi son derece büyük bir emek ve kaynağı bu işe harcayarak engelli iş gücüne ne denli inandıklarını ortaya koymuş ve bu işin aslında bir sektör olduğunu tüm işverenlere adeta haykırmışlardır,
 
· Çünkü artık engelli iş gücü vasıflarına daha uygun işlerde çalışabilmenin kapılarının aralandığını görmeye başlamıştır,
 
· Çünkü artık işveren en üst düzeyde verim alabileceği engelli iş gücünü elde edebilmenin yolunu bulmuş oldu… ve daha nice katkıyı sayabiliriz.
Ben engelli istihdamında edinilen bilgi ve tecrübelerin bu alanda çalışması gereken kurumlarla ve bu alanda çalışmak isteyen STK’larla paylaşılması gerekliliğine inanıyorum.
Son olarak Türkiye'nin ilk Engelliler İnsan Kaynaklar ve Kariyer Portalı Engelsizkariyer.com aracılığı ile engelliler ve işverenlere bir mesajınız var mı?
Öncelikle engelli iş gücünü oluşturan vatandaşlarımız kendilerine güvensinler ve inansınlar. Daha sonra, bilgisayar kullanmayı vasıftan saymayıp ellerinden geldiğince kendilerini geliştirsinler.
İşverenlere ise sizin aracılığınızla vermek istediğim mesaj şudur:
Hiçbir zaman denemeden görmeden bir engellinin ne yapıp ne yapamayacağına karar vermesinler ve inansınlar ki, imkan verildiğinde bir engelli onların gözünde imkansız kabul edilen bir işi başarabilir.
 
engelsizkariyer.com Röportaj: Mehmet Kızıltaş