*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Akşehir’de Kadın Sağlığı Ve Kemik Erimesi Anlatıldı  (Okunma sayısı 1649 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com


Akşehir Kaymakamlığı İnsan Hakları Kurulu Kadınlar Komisyonu ve Akşehir Kadir Yaylagöz Sağlık Yüksekokulu işbirliğinde hazırlanan köy ve kasabalardaki bayanlarımızın da katılımıyla yapılan seminerde kadın sağlığı ve kemik erimesi konularında bilgilendirme yapıldı

Akşehir Kaymakamlığı İnsan Hakları Kurulu Kadınlar Komisyonu, Akşehir Sağlık Yüksekokulu işbirliğinde ve Akşehir Kent Konseyi Kadınlar Komisyonu, Akşehir Gönüllü Eğitimciler Derneği, AKYÖRDER, , Akşehir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Akşehir Gençlik Merkezi, Akşehir Belediye Başkanılığı’nın destekleriyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında "Kadın Sağlığı ve Kemik Erimesi" semineri dün saat 13.30’da Akşehir Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

 Programa Akşehir Kaymakamı Ahmet Katırcı, Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, İlçe Emniyet Müdürü Ata Akman, Kadir Yallagöz Sağlık Yüksek Okulu Müdürü Hasan Serdar Gergerlioğlu, Akşehir Müftüsü Karabey Özdemir, daire ve kurum amirleri ve köy ve kasabalardan gelen bayanlar ve öğrenciler katıldı.

Kadın Anadır, Kadın Kardeştir, Kadın Yuvadır, Kadın Eştir…

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Kaymakam Ahmet Katırcı yaptı. Katırcı konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Çok değerli misafirler, kıymetli analar, bacılar, kardeşler. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle hazırlamış olduğumuz bu güzel programa hoş geldiniz. Kadın senede bir gün yılda bir gün ya da dünya kadınlar günü münasebetiyle anılacak bir varlık değil ama bu da bir şey değil hiç olmazsa yılda bir defa o başımızın tacı insanları analarımızı, bacılarımızı o güzel insanları böyle etkinliklerle anmak da çok güzel. Bizde kaymakamlık olarak ve ilçe insan hakları komisyonunun kadın kolları alt kurulu olarak Sağlık Meslek Yüksek okulumuzla böyle bir program düşündük. Kültür merkezinin yoğunluğu nedeniyle bir gün önceye almak zorunda kaldık. Kadın anadır. Kadın eştir. Kadın yuvadır. Kadın kardeştir. Biz hala 21. yüzyılda kadınlarımızı şiddetten nasıl koruruz, kadınlarımızı tacizden nasıl koruruz mücadelesi yapıyorsak birey olarak devlet olarak herhalde kimse kusura bakmasın ama biz erkekler olarak bizim en büyük ayıbımız. Kadın şiddet görüyor niye fiziksel yeterliliğinden dolayı, ekonomik yeterliliğinden dolayı. Oysa herkes bir kadının eseri değil mi?, hepimizi bir ana doğurmadı mı?. Kadın olmazsa erkek var mı? İnsanlar hala bu linince erişemediler. İnşallah bundan sonra yapılan çalışmalarla gerek ilçemizde gerek ülkemizde bu tür çalışmalara büyük hız verildi. Biraz önce de dediğim gibi bu bizim en büyük ayıbımız ama zararın neresinden dönülürse kardır. Bu gün Türkiye Büyük Millet Meclisimiz kadına yönelik şiddete uygulanan cezaları artıran, daha büyük önlemler getiren bir yasayı görüşüyor. Tahmin ediyorum 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde de kabul edilecek. Kadın neden şiddete uğruyor? Biz beyler gücümüzü gösteriyoruz herhalde ya da tembelliğimizden yapıyoruz. Şiddet uygulayan insanlara bakarsanız, ya evini geçindiremeyen insanlardır, ya da çeşitli sebeplerle bağımlılığı, uyuşturucusu alkolü olan insanlardır. Bunun dışında da doğrudan psikopat olması lazım bir erkeğin bir kadına şiddet uygulayabilmesi için."

Eşini Kaybeden Kadına İki Ayda Bir Maaş…

Eşini kaybeden hanımlara iki ayda bir beş yüz lira devletin maaş bağlayacağının müjdesini de veren Kaymakam Ahmet Katırcı, "Son zamanlarda bu yönde büyük çalışmalar var gerek hükümetimizin, gerek devletimizin gerekse ilçe olarak bizlerin. Sosyal devlet olmanın gerekleri yerine getirilmeye çalışılıyor. Malumunuz olduğu üzere biraz önce şiddet yasasından bahsettim. Gene son günlerde güzel bir haber geldi. Bugün yarında uygulamasına başlayacağız inşallah. Eşini kaybetmiş insanlara duymayanlara da buradan müjde olsun, tabiî ki eşini kaybetmiş olmak hoş bir şey değil biraz önce anlattığım eş gibi değil de eş gibi eş olup eşini kaybeden hanımlarımıza iki ayda bir beş yüz lira devlet maaş bağlıyor inşallah. Yani sosyal devlet olmanın gereği de budur sanırım. Önümüzdeki aylar itibari ile bu uygulama başlayacak. Eşini kaybeden hanımlarımıza iki ayda bir maaş vereceğiz. Diğer taraftan malumunuz evde bakım ücreti var. Yatalak hastası olan, kendisine bakamayacak durumda hastası olan, özürlüsü olan, özürlü çocuğu olan analarımız bacılarımız var. Onlara da bakım ücreti ödüyoruz. Ayda altı yüz lira üzerinde bir bakım ücreti alıyorlar. Bu bakım ücreti alan hanımlar da dair herkes sosyal güvenlik kapsamında alınıyor. Bu da güzel bir haber. Evinde yaşlısı, muhtacı, özürlüsü olduğu için çalışamayan hanımlar, sosyal güvenlik kapsamına alınacaklar ve normal sağlık sigortasının dışında bu söylediklerim, zaten sağlık sigortası kapsamındalar. Sosyal güvenlik kapsamına alınacaklar. Sosyal güvenlik primleri devlet tarafından ödenecek. Ve bir süre sonra da emekli olma haklarını kazanacaklar. Dediğim gibi biz hala bu çağda şiddeti tartışıyorsak, kadınlarımızı nasıl okuryazar yaparız diye tartışıyorsak, bu ayıbı bir an önce üzerimizden atmamız lazım. Biz son üç yıl içerisinde iyimidir kötümüdür bilemiyorum, dediğim şartlarda çok da iyi bir şey değil ama Akşehir’de 4 bin civarında insana okuma yazma öğrettik. Bunların yüzde atmışı, sekseni de hanımlarımız maalesef. Bu bizim için bir başarı olarak görünüyor ama hala 2012 yılında hanımları nasıl okutabiliriz kaygısında olmak da herhalde hem devlet olarak hem de erkek olarak bizim ayıbımız. İnşallah bütün hanımlarımızın okur yazar olduğu, hiçbir hanımımızın kardeşimizin, anamızın şiddet görmediği, insan olarak eşit şartlarda yaşadığı ve  devletin her kademesinde yer alabildiği, niye şiddet görüyor değil de niye daha çok hanım valimiz, kaymakamımız, bakanımız yok diye tartışmaların yapıldığı günleri görmek dileğiyle. Peygamber efendimizin de dediği gibi "Cennet anaların ayakları altındadır" Bütün analarımızın ellerinden öpüyorum ve kadınlar gününüzü kutluyorum." dedi.

Tüm Bayanlara Süt İçmeleri Tavsiye Ediliyor

Kaymakam Ahmet Katırcı’nın konuşmasının ardından ardından Selçuk Üniversitesi Akşehir Kadir Yallagöz Sağlık Yüksek Okulu öğrencileri tarafından hazırlanan "Öyle bir geçer zaman ki" isimli roll play gerçekleştirildi. Kısa tiyatro gösterisi izleyiciler tarafından ayakta alkışlandı. Ardından Selçuk üniversitesi Akşehir Kadir Yallagöz Sağlık Yüksek Okulu öğretim görevlisi Alev Yıldırım’ın "Osteoporoz" adlı sunumu gerçekleştirildi. Kemik erimesinin nasıl oluştuğu, hastalığın gelişim süreci ve tedavisini anlatan Alev Yıldırım, tüm bayanlara süt ve süt ürünlerine hayatları boyunca olabildiğince yer verilmesi durumunda kemik erimesiyle mücadele edilebileceğini ifade etti. Hayatın bir süreç olduğunu belirten Yıldırım: "Hepimizin de bildiği yaşam bir süreç, bebeklikten yaşlılığa kadar. Bu süreci en iyi şekilde yaşayabilmek için sağlığımıza dikkat etmeliyiz. Kemik erimesine neden olan ilaçlardan kaçınıp, hayatımıza egzersizi muhakkak yerleştirebilirsek, alkol ve benzeri bağımlılık yapan ürünlerden kaçınırsak kemik erimesinden korunabiliriz. Kemik erimesinden kurtulmak için sık doğumlardan, aşırı zayıflıktan da kaçınmalı ve menepoz döneminden sonra sürekli kemik ölçümlerimizi ve taramalarımızı yaptırmamız gerekmektedir. Ve süt ürünlerini muhakkak tüketmemiz gerekmektedir. Gerekli önlemleri alalım kemik hırsızına yenik düşmeyelim."dedi.

Alev Yıldırım’ın sunumunun ardından yine öğrenciler tarafından hazırlanan "Kaynar Kazan" ve "151 ‘lik Zarife Nene " adlı kısa tiyatro gösterisi gerçekleştirildi.  Kaymakam Ahmet Katırcı tarafından Selçuk Üniversitesi Akşehir Kadir Yallagöz Sağlık Yüksek Okulu Müdürü Hasan Serdar Gergerlioğlu’na çiçek vermesi ile program sona erdi.

09.03.12 – İstasyon Gazetesi