Engellileri "Cezalı Kullar" Sınıfına Sokan Programlar Tekrar Hortladı

[melleseferi]

Engellileri "Cezalı Kullar" Sınıfına Sokan Programlar Tekrar Hortladı



Dünyada 750 milyon, Türkiye'de ise yaklaşık 10 milyon engelli var.
 
Bunların hepsi, ailelerinin yaptığı kötülükler sonrası Allah tarafından lanetlenerek sakat kalan insanlar mı? Bazı TV'lere göre öyle.. Yaklaşık 5 yıl önce konuyu işlemiştim. Ne yazık ki, "sakatları cezalı kullar" sınıfına sokan programlar tekrar hortlayınca konuyu yeniden ele almam kaçınılmaz oldu.
 
Engelli olmayan, engellilerle birlikte yaşamayan çektiği sıkıntıları kestiremez.
 
Dolayısıyla önüne gelen, aklının estiği gibi konuşuyor.
 
Sonunda masum insanlar suçlanarak töhmet altında kalıyor. Önüne gelen televizyonlarda program yapıyor. Bazı bilgilerden yoksun olarak yapılan bu yayınlarla, tüm özürlüler toplum gözünde küçük düşürülüyor.
 
Fırsat buldukça TV'lerde dönen programları takip ediyorum.
 
Dini yönleri ağır basan bu dizilerin çoğu, güya insanları kötüklerden arındırıyor.
 
Arındırsın... Beni inanç yönlerinin ağır olması değil, suçlanan özürlülerin toplum gözünde küçük düşürülmesi ilgilendiriyor.
 
İzlediğim her bölümün sonunda, oyuncular nedense sakat kalıyor.
 
11 Ağustos Pazar günü Samanyolu TV'de 'Yürekleri Yakan Dua' filminde olduğu gibi.
 
Bir inşaat firmasında amele çavuşu olan birinin anasına ve babasına yaptığı zulümün sonucunda kolu kaparak sakat kalması gibi... Yani çalan, çırpan, anasına babasına zulüm eden, yetim hakkı yiyen, çıkar için 'şeytana külahını ters giydiren' düzenbazların akıbeti, ya körlük oluyor, ya ele ayağı kopuyor, ya da tekerlekli iskemleye mahkum kalıyor...
 
Bu programları izleyenler, "Benim dedem ve babam çok yardımseverdi. Hiç kötülükleri de yoktu. Üstelik anam namazında ve niyazında biri. Peki ben neden sakat kaldım? Acaba kimin günahını çekiyorum." "Allah beni neden cezalandırdı?" diyor.
 
Engelli Hakları Federasyonu Başkanı olarak bu tür programların yapımcılarına soruyorum: Bu nasıl ilahi adalet! Ki, doğuştan sakat olanlar bile, size kalsa, mutlaka birinin günahını çekiyor. Yani sakat kalmayı hak etmiş. Deyim yerindeyse "Allah cezalarını vermiş" öyle mi?
 
Bu nasıl mantık! Bu nasıl televizyonculuk!
 
Bu işlerin böyle olduğunu nereden biliyorsunuz?
 
Peki, insanların bilincini çarpıtıp, yalan yalnış senaryolarla para kazanmak günah değil mi? Hiç belli olmaz... Bir gün siz de cezalı kullar (!) kervanına katılabilirsiniz.
 
Yayın ilkelerine uymayan bazı TV'lere ceza kesen RTÜK acaba alenen engellileri aşağılayan TV'lere nasıl bir yaptırım uygulayacak? Bunu da merakla bekliyoruz. / Cemalettin Gürsoy
 
 
14.08.2013 - Sabah