GÜL: ASKERE DOKUNACAĞIZ

[melleseferi]

Kayserili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Başbakanlığı döneminde basın müşavirliğini yapan gazeteci Ahmet Takan, Gül’ün anlatımıyla AK Parti’nin gizli ajandasında yeraldığını iddia ettiği konuları kaleme aldı.
İnternette yayın yapan www.avazturk.com adlı sitede yazan Takan, Gül’ün kendisiyle paylaştığını iddia etti gizli ajanda sırrını, “askere dokunacağız” başlığı ile açıkladı.
Takan’ın yazısı şöyle:
Hükümet, ”Milli Güvenlik Siyaset Belgesinde, İç Tehdit Tanımı Değişecek “dedi , aldı bir tartışma başını gidiyor.
Emin olun ve hiç tartışıp çenenizi yormayın, “değişecek” dedilerse değişir. Nereden çıktı mı? Bu kesin hüküm. Önce gazetelerden bir haber:
“Cumhurbaşkanı Gül, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (MGSB)''nin hükümet tarafından yazılmasına da destek verdi. MGSB''nin belli periyotlarla ele alındığını anlatan Gül, belgenin yazılmasının hükümetin iradesinde olduğunu kaydetti. ''Kırmızı Kitap'' olarak anılan MGSB benzeri belgelerin her ülkede olduğunu belirten Gül, ‘Anayasa maddesi, kanun değildir. Ancak stratejik güvenlik belgeleri her ülkede vardır. Türkiye''nin böyle bir belgesinin olması gayet doğrudur. Bunda herhangi bir anormallik yoktur.’ görüşünü dile getirdi.”
AKP’nin oyun kurucusu Abdullah Gül’ün bu sözlerinden hareket ederek, “AKP’nin gizli ajandasına bir göz atalım.”
Sene 2002’nin sonbaharı , henüz daha genel seçim sandığı milletin önüne gelmemiş .Yer AKP’nin Balgat’taki ilk genel merkez binası .Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül’ün odasında baş başa oturuyoruz.
Başbakanlık bekleyen Abdullah Gül’e mevcut siyasi sıkıntıları kafasındaki hedefleri soruyorum. O günlerin siyasi havasını hatırlayın, aldığım cevaplar bana pek inandırıcı gelmiyordu;
“Ahmet ilk yapacağımız iş. Milli Güvenlik Kurulunu yapısını değiştireceğiz”
“Nasıl olacak?”
“Hükümetin altında bir pozisyona düşecek. Askerin ağırlığını bitireceğiz ”
“Askerle uğraşmak kolay mı?”
“Nasıl yapacağını bilirsen kolay! Onu da bir biz yaparız. Arkasından da sıra Milli Güvenlik Siyaset Belgesine gelir”
“Kırmızı Kitap dokunulmazdır’ diye biliyorum!”
“Bizim iktidarımızda dokunulmayacak bir şey kalmayacak. Hangi gelişmiş ülkede var böyle bir sistem. Askerin gizli Anayasası. Her şey şeffaf olacak. Tabuları bir bir yıkarız”
O zamanlar bunların zor olduğunu düşünüyordum. Zaman içinde gördüm ki yanılmışım. Meğer paslaşarak bu işler halledilebiliniyormuş.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 02.02.2010 tarihli grup konuşmasından:
“Hiç kimse dili, rengi, etnik kökeni, din ve mezhep tercihleri dolayısıyla suçlu addedilemez, tehlike olarak görülemez. Tehdit ve tehlike; hukuka, Anayasal düzene karşı oluşan somut riskler ve girişimlerle belirlenir. ‘Bu Alevidir’, bu Kürt’tür’, ‘bu Musevidir...’ diyerek, kimse ama kimse potansiyel suçlu ilan edilemez. Fişlenemez, tehdit olarak görülemez.
Eğer bu özelikleri taşıyan kişiler illegal faaliyetlerde bulunur, Anayasal nizama karşı somut bir karşıtlık içine girerlerse, ancak o zaman hukuk çerçevesinde değerlendirmeye alınırlar.”
2002 sonbaharında Abdullah Gül,” MGSB’nin yerini  sivil Anayasa alacak” diyordu.
Zaman gazetesi yazarı Abdülhamit Bilici de  bugünkü köşe yazısında ABD ve İngiltere’yi örnek veriyor ve bu ülkelerin MGSB’lerinin kısa ve İnternette kamuya açık olduğunu anlatıyor.Yazar,sonunda soruyor;
“Acaba Türkiye’ye ne zaman nasip olacak”
Filmin kareleri birleşince nasıl her şey ortaya çıkıyor değil mi?>kayserihaber.com.tr