Down sendromlu çocukları olan Sami Altunel ve Şevket Cihan, bu alanda verdikleri mücadele ile topluma örnek oluyorlar. Çocukları down sendromu olduktan sonra down sendromunun ne olduğunu öğrenen iki baba, yıllardır aileleri bu konuda bilinçlendirmek için birçok projeyi hayata geçirdi, son olarak da İzmir'deki aileleri bir araya getirerek Ulusal Down Sendromu Derneği'ni kurdu. 3 aylık bir geçmişi olmasına rağmen, babaların geçmiş tecrübelerini de bünyesine alan dernek, yaptığı projelerle kısa sürede adını duyurdu. Polis Haftası'nda da İyilik Polisleri projesini hayata geçirecek olan dernek, down sendromlu bireylerin topluma her alanda hizmet verebileceğini gösteriyor. Dernek Başkanı elektrik-elektronik mühendisi Sami Altunel'in ayrı yumurta ikizi olan çocuklarından biri olan 7 yaşındaki Efe down sendromlu.
Down sendromlu çocuk sahibi aileler için hazırladığı "Hoş Geldin Bebek" projesi ile ödül de alan Altunel, ailelerin ışığı oldu. Ayakkabı sanayicisi Dernek Yönetim Kurulu Üyesi Şevket Cihan'ın oğlu 2.5 yaşındaki Ege de down sendromlu. Sami Altunel ve Şevket Cihan, duyarlı babalar olarak bugün zamanlarının büyük bir bölümünü down sendromlu çocuklar için harcıyorlar.
Gönüllü Danışmanlar
Oğlu Efe 7 yıl önce down sendromlu olarak dünyaya gelene kadar konuyla ilgili hiç bir şey bilmediğini, ailece şoke olduklarını anlatan Sami Altunel, bu durumu kısa süre içinde atlattıktan sonra down sendromunu tanımaya ve bu sorunla karşı karşıya kalan ailelerle bir araya gelmeye başladığını söyledi. 6 yıldır bu konuda mücadele verdiğini, son olarak da aileleri bir araya getirerek Ocak ayında İzmir'de Ulusal Down Sendromu Derneği'ni kurduklarını dile getiren Altunel, "Toplumumuzda bu konuda ne yazık ki yeterli bilgi ve duyarlılık yok. Oğlumuz doğduktan 6 ay sonra gönüllü olarak bu konudaki çalışmalara katıldım ve katılmaya devam ediyorum. Hayatında engelli bir insanla yaşamanın ne demek olduğunu bilen ve farklılığı yargılamayan biri olarak, yeni bebek sahibi olan ailelerle birlikte olma (hoşgeldin bebek) projesini bireysel olarak yıllarca uyguladım ve Ulusal Down Sendromu Derneği Başkanı olarak da, İzmir ve civarı şehirlerde uyguluyorum. Bu projeyi artık dernek olarak uyguluyoruz. Devlet kurumlarının da proje kapsamına alınması için çalışmalarımız devam ediyor" dedi.
'Işıltıyı Görüyoruz'
Çocuklarının farklı olduğunu, ama yine de kendilerinin bir parçası olduğunu ifade eden Altunel, "Ailelere yalnız olmadıklarını söylüyorum. Mutlaka, oğlum Efe ve ailem ile de tanıştırıp, 'tünelin sonundaki ışığı görebilmelerini sağlıyorum. Maddi desteğe ihtiyacı olanlar olursa gerekli desteği bulup, daha sonra ihtiyaçların sahibine ulaştırılmasını sağlıyorum. İnsanların tekrar umutlandığını, hayal kurmaya başladıklarını, gözlerindeki ışıltıyı görmek çok güzel bir duygu" dedi.
Hayatını Adadı
Ulusal Down Sendromu Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve 2.5. yaşındaki down sendromlu Ege'nin babası olan Şevket Cihan ise, oğlu olduktan sonra down sendromunun ne olduğunu öğrendiğini belirterek, ilk şoku atlattıktan sonra önce Ege, sonra diğer çocuklar için mücadele vermeye başladığını söyledi. Ailelerle tanıştıktan sonra daha çok projeyi hayata geçirmek için dernek kurduklarını ifade eden Cihan, "Bizim tek amacımız down sendromu ile ilgili farkındalık yaratıp, bu kişileri topluma kazandırmak, üretimin içinde yer almalarını sağlamak. Çocuklarımızın diğer çocuklardan hiç bir farkı yok. Çocuklarımız kendi hayatlarını kurabilirler. Zamanımın büyük bir bölümünü bu konudaki çalışmalara aktarıyorum. Toplumda da bu farkındalığı yaratarak, projelerimizi hayata geçireceğimize inanıyorum" dedi.
Babaların Kurduğu Derneğin Projeleri
Hoşgeldin Bebek Projesi: Stover Award Gönüllülük Ödülünü alan bu projede down sendromu çocuğu dünyaya gelen aileye maddi ve manevi destek sağlanıyor. Ailelere korkulacak bir şey olmadığı söyleniyor ve down sendromu ile ilgili her türlü bilgi veriliyor.
Küçük Adımlar Erken Eğitim Programı: Bu projede de herhangi bir nedene bağlı olarak gelişimsel yetersizliği olan (otizm, down sendromu, cerebral palsy v.b.) ve 0-6 yaş diliminde bulunan çocuklar ile anne babalarına eğitim veriliyor. Yapılan testin ardından Küçük Adımlar Gelişim Becerileri envanterini tamamlamamış çocuklar programa alınıyor. Programa alınan ailelere 8 kitaptan oluşan Küçük Adımlar Eğitim Seti dağıtılıyor ve 2 oturumluk bir aile eğitim kursu veriliyor. Daha sonra ailelere seminerler veriliyor.
Down Sendromlu öğrencilerin olduğu sınıfların fiziki şartlarının iyileştirilmesi projesi: Bu proje için hayırsever işadamları ve İzmir Milli Eğitim ile protokol yapılacak. Bu protokol çerçevesinde down sendromlu öğrencilerin eğitim aldığı sınıflar ve okullar yenilenecek.
Hipoterapi projesi: Emniyet Müdürlüğü Atlı Birlik ile yapılması planlanan proje kapsamında at üstünde egzersiz sayesinde beden kaslarının çalıştırılması hedefleniyor.
Zeybek Grubu: İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Folklar Derneği ile işbirliği yapılıyor. Down sendromlu çocuklar bu proje ile folklor eğitimi alarak gösteriler yapacak.
Ritim Grubu: Dünyada ilk olacak proje çerçevesinde down sendromlu bireyler ile engelsiz bireyler bir arada ritim grubu oluşturarak gösteri yapacak.
Kamptayız Projesi: Gençlerin yarı veya tam bağımsız hayat kurabilmeleri için yaz kampı gerçekleştirilecek.
Kanka Projesi: Üniversite öğrencileri ile down sendromlu gençlerin bir araya gelip zaman geçireceği etkinlikler yapılacak. Her down sendromlu bireyin bir kankası olacak. Sinema, tiyatro vb. gibi yerlerde birlikte zaman geçirmeleri sağlanacak.
Down Sendromlu gözünden İzmir Sergisi: 7 Nisan tarihinde down sendromlu gözünden İzmir sergisi açılacak ve derneğe bağış yapacak kişilere down sendromlu kişilerin çektiği İzmir fotoğrafları hediye edilecek. Aynı sergi 8-12 Nisan arasında Yaşar Üniversitesi sergi salonunda açık olacak.
İyilik Polisleri Projesi: Halen devam eden proje kapsamında down sendromlu gençler, polis olmak için gerekli olan tüm uygulamalardan geçiyorlar ve sertifikalarını alarak temsili polis oluyorlar.
Türkiye'de 100 Bin Down Sendromlu Var
Down sendromu, vücut hücresinde fazladan bir kromozom bulunması sebebiyle olan genetik bir durumdur. Down sendromu bir hastalık değildir ve kalıtsal değildir. Hamilelikte tesadüfen meydana gelir. Down sendromlu herkes, farklı derecelerde öğrenme güçlüğüne sahiptir. Bazı fiziksel özellikler down sendromlular arasında yaygındır ve onlar bazı tıbbi problemlere yatkın olabilirler. Fakat unutulmaması gereken şey down sendromlularının herbiri bireyseldir, onların kim olduğunu onların kendi güçlü ve zayıf yönleri ve kişisel davranışları belirler.
Down sendromlu çocukların ihtiyaçları diğer çocukların ihtiyaçlarından farklı değildir. Çevrelerini keşfetmek, oynamak, öğrenmek, gülmek isterler. Doğumdan itibaren erken dönemde başlayan uygun eğitim programları ile çeşitli başarılara ulaşabilmekte, kaynaştırma eğitimi alabilmekte, toplum içinde bağımsız veya yarı bağımsız hayatlar kurabilmektedirler. Dünyada 6 milyonun üzerinde down sendromlu insan yaşıyor. Türkiye'de bu rakamın 100 bin olduğu tahmin ediliyor. Ülkemizde yılda yaklaşık 1500 down sendromlu çocuk dünyaya geliyor.
İyilik Polisleri Görev Başında
İzmir'de down sendromlular için örnek bir sosyal sorumluluk projesine imza atılıyor. Valilik öncülüğünde, Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü, Ulusal Down Sendromu Derneği ve üniversiteler, polis olmak isteyen özel çocuklar için el ele verdi, İyilik Akademisi oluşturuldu. Konak Belediyesi de destekledi. Burada dünyanın ilk iyilik polisleri yetiştirilecek, polislik hayalleri gerçeğe dönüşecek down sendromlular Emniyet'in gülen yüzü ve iyilik melekleri olacak. Bu amaçla 40 çocuk ve genç üniforma giydi ve Gediz Üniversitesi'nde eğitim aldı. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türkiye Futbol Federasyonu Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Oğuz Atalay onlara polisin görevlerini ve sorumluluklarını anlattı.
Çocuklar Prof. Dr. Atalay'a merak ettiklerini sordu. Eğitimin sonunda sertifikaları verildi. Mezuniyet geleneği bozulmadı, bu kez polis şapkaları fırlatıldı, büyük mutluluk ve coşku yaşandı.
İzmir Fotoğrafları ile Sergi Açıcaklar
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi, İzmir Valiliği sahipliğinde, İzmir Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ve Ulusal Down Sendromu Derneği liderliğinde, down sendromlu bireylere yönelik geliştirilen projelere dahil oldu. Yaşar Üniversitesi'nin gerçekleştirdiği ve Konak Belediyesi'nin de destek verdiği "DS'li Gözünden İzmir" projesi kapsamında 10 down sendromlu bireye fotoğrafçılık eğitimi verildi. Bir ay süren eğitimler boyunca down sendromluların gözünden İzmir fotoğraflandı. Çekimler sonunda seçilen 60 fotoğraf 7 Nisan'da Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) sergilenecek. Sergideki fotoğrafların satışından elde edilecek gelir ise Ulusal Down Sendromu Derneği'ne bağışlanacak.
31.03.2013 - Yeni Asır
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88
