*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Umur Talu’nun ‘’Engelli İnsan Özurlü Vicdan!’’ Köşe Yazısı  (Okunma sayısı 724 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com


Burada "doğuştan engelli" olma ihtimalin zaten yüksek. Yanlış tedavi, doğum anomalisi, akraba evliliği, izlenemeyen hamilelik, yetersiz beslenme, genetik bilgisizlik vesaire...
 
Ama "sağlam vücut"la doğup "sağlam kafasızlık ve sağlam vicdansızlık" sonucu, nasıl derseniz artık, "gazi, görev malulü, sakat, özürlü, engelli" olmanız, yakınlarınızı öyle bulmanız mümkün.
 
Başkasının başına gelen duyarlılığınıza yetmiyorsa, başınıza gelebilecek olan için endişeniz ayakta kalsın! Çatışma, bomba, gaz, mayın, patlayıcılar; minik Elif Zeynep'leri bazen öksüz, ama bazen engelli bırakan trafik kazaları; kazazedelere yardımcı erleri de ezip geçen araçlar; iş kazası diyen piyasa cinayetleri; çılgın, öfkeli komşuların bıçakları, silahları; işyerinde makineler, kimyasallar, infilaklar; sokakta, caddede çukurlar; çöken binalar; doğal felaketler, doğal olmayan yapıların enkazları...
 
"Adım Yasin. 23 yaşında, doğuştan engelliyim. İşsizim. Bir yere görüşmeye gittim. Diyor ki, sana ihtiyaç yok, yasa gereği çalıştırmak zorundayım. Diyor ki, çalıştığımız kurumlar engelli istemiyor. Devlet şöyle iş verdim diye kasılıyor ama özel sektörde yüzde 54 raporlu adamdan yük kaldırıp indirmesi, ayakta iş yapması isteniyor. Hem engelli olduğum tespit edilmiş hem de sağlam adam işi talep ediliyor. Diyalize yatan, hayatı tekerlekli sandalyeye mahkûm insanlar.
 
Devlet bunlara bakmanın yolunu bulmalı. Sana özürlü değil, engelli diyeceğiz, diyorlar. Ne fark ediyor? Parası yok diye yüzde 90 engelli vatandaşa ambulans vermiyorlar iki saat."
 
"Kızım 13 yaşında, görme, zihinsel, fiziksel engelli. Kızıma eğitim için İstanbul'a geldik. Görme engelli ama görme engelli programından yararlanamıyor, çünkü zihinsel engelli. Zihinsel engelli ama zihinsel engelli programına alınmıyor, çünkü görme engelli.
 
Tıp gelişince, prematüre bebeklerin yaşama şansı arttı. Ama birçoğu görmeyen çocuk olarak yaşama devam ediyor. Fakat eğitim ve kanunlar yetersiz. Çok ülkede böyle çocuklar 8 aylıkken aileleriyle eğitime alınıyor."
 
"Ağır engelli, 13 ve 14 yaşında iki kızın babasıyım. Onlar için bez kullanıyoruz. Ayda her birine 200'er adet. Ancak SGK 120 adet karşılıyor. Yatalak ve ağır engellide telefon, elektrik, doğalgaz, internet kolaylığı olabilmeli. Ağır engellilerin evde aldığı hizmetlerin devlet ve yerel yönetimlerce yapıldığı söyleniyor ama biz göremiyoruz. Biz ölünce ne olacak bu çocuklar? Yaşam merkezleri olabilmeli. Daha hastanede bir rapor için kuyruklarda bekliyoruz." En güçsüz olanının üstüne, titremekten ziyade olanca ağırlıkla çökülüyorsa...
 
En zayıf halkalar bile, bırak öyle etnik, dini, mezhepsel ezber, dogma, nefret ve ayrımcılıkları, birer kırılgan insan iken kolayca kopartılabiliyorsa...
 
Devlet ve belediye, engellinin tek şansı olan kaldırımları bile arsız araçlara terk etmişse...
 
Merhamet, iyilik, vicdan, dayanışma, sosyal devlet, yardım, sorumluluk, duyarlılık, kardeşlik, birlik, beraberlik, bütünlük üzerine her lâf, lâftır!
 
Not: Mektuplar, milletvekili Şafak Pavey'e gelmişti. "Şafak, Melik'i affeder misin!" yazım üstüne bana mektubuna ise, izniyle, ancak bu yazının Habertürk internet sitesi yayınında yer verebileceğim. AKP bir "engelli kadın"a tam oradan, CHP de "başörtülü kadınlar"a tam o noktadan hakaret eden iki genç üyeyi ihraç etti. Parti taban ve tavanları, medya yüzeyleri; tehdit, hakaret, küfür ve aşağılamayı muhafazakârlık, cumhuriyetçilik, demokratlık, liberallik, milliyetçilik sananlarla dolu. İki genç budandı; ötekiler eskisinden gür! / Umur Talu
 
28.12.2012 - Habertürk