*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Down Sendromu Bir Hastalık Değil Genetik Bir Farklılıktır  (Okunma sayısı 610 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20677
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com


Sevgili okurlarım, bu haftaki yazımda birbirlerine çok benzeyen Down sendromlu engellilerimiz hakkında bilgi vermek istiyorum. En basit tanımıyla Down Sendromu bireyin vücudundaki hücrelerin 46 yerine fazladan bir kromozoma, yani 47 kromozoma sahip olmasıdır.
 
Down Sendromu bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. İnsan vücudunu oluşturan hücrelerin çekirdekleri, kromozomlarla birbirlerine bağlanmış olan genlerden oluşmuştur. İşte bu genler ve kromozomlar fizyolojik ve kişilik yapımızın ana unsurlarıdır. Dolayısıyla çocuğunuzun fazladan sahip olduğu bir kromozom onun hayatını etkileyecektir. Çocuğunuzun fiziksel görünümü diğer çocuklardan biraz farklı olabilir, bir takım sağlık sorunları bulunabilir. Fakat unutmayın ki, bazı çocukların sarı saçlı, bazılarının mavi gözlü olması gibi sizin çocuğunuzun da Down Sendromlu olması bir genetik farklılıktır. Down Sendromu konusunda iki şey kesindir. Birincisi, Down Sendromunun kaynağı anne-baba değildir ve hamilelik öncesi veya sırası olan hiç bir şey çocuğun Down Sendromlu doğmasına yol açmaz. İkincisi, diğer çocuklar gibi Down Sendromlu çocukların da kendilerine özgü kişilikleri, yetenekleri ve düşünceleri vardır. Diğer çocuklar gibi onlar da farklı kişiliğe sahip bir birey olarak büyüyeceklerdir.
 
Değerli engelli dostlarım, hep söylüyorum ve söylemekten de yazmaktan da hiç bıkmayacağım sloganımız olan, FIRSAT VERİN YETER! Cümlesine bir örnek vermek istiyorum. Uluslararası Engelliler Derneği meslek edindirme kurslarına katılan, iki down sendromlu kursiyerimiz bulunmaktadır. İki kardeş olan, Arif ve Ferhat bundan 1yaklaşık 1 yıl önce  derneğimize müracaat ederek, galoş üretim atölyemizde eğitim aldılar. Bizlerin özel olarak nitelendirdiği bu iki engellimiz eğitmenlerini bile şaşırtacak şekilde hızla üretime katılabildiler ve günde 1000 adede yakın galoş üretebildiler. Yeterli eğitim ve rehabilitasyon aldıklarında engelli bireylerin üretime katılıp, başarı sağladıklarını bize tekrar kanıtlamış oldular. Bu iki üretken duruma gelmiş olan down sendromlu engellilerimizin içimizi acıtan hikâyelerini sizlerle paylaşmak istiyorum.
 
Bundan birkaç yıl önce, kısa aralıklarla anne ve babalarını kaybettiler. Arif ve Ferhat; anne ve babanın yokluğunu, ölüm kavramını anlamaya çalışırken çok zor günler yaşadılar. Bu zor günlerinde kendilerine destek olup, bakımlarını üstlenen ağabeyleri tekrar onların eğitimlerine kaldıkları yerden başlamalarını sağlayarak topluma kazandırma uğraşı içerisine girmişlerdir. Değerli dostlar, sizler de bilirsiniz ki, insan yükü taşınması en ağır olan yüklerden birisidir. Birde engelli olunca, çok daha ağır olmaktadır. Bu zorlukları göze alarak Arif ve Ferhat’ın bakımını üstlenen, her gün hiç bıkmadan onları derneğimize getirip götüren ağabeyi ve yengesine bu örnek davranışlarından dolayı, tüm samimi ve içten duygularımla kendilerini kutluyorum.
 
Hepimiz birer engelli adayıyız ve yarının bizlere neler getireceğini bilmek mümkün değildir. Engellilerimize sahip çıkarak, onların eğitimlerine destek verip, iş ve istihdam yaratmak zorunda ve toplumla bütünleşmelerini sağlayarak kendi ayakları üzerinde onlara yaşama fırsatı vermeliyiz düşüncesinde olmak gerekliliğini vurgularken, engellisine daha duyarlı bir toplum yaratmak dileğiyle… Engelsiz, keyifli ve umut dolu yarınlar dilerim. / İsmet Türker
 
17.11.2012 - Anayurt