Biz de Varız

ENGELLİ HABERLERİ => ENGELLİ HABERLERİ => Konuyu başlatan: melleseferi - Aralık 15, 2009, 01:26:50 ÖS

Başlık: Düşlerinin engeli yok
Gönderen: melleseferi - Aralık 15, 2009, 01:26:50 ÖS
(http://img94.imageshack.us/img94/6226/14trfs4engelli1.jpg) (http://img94.imageshack.us/i/14trfs4engelli1.jpg/)

Onlar engelli, onlar için merdivenler, otobüsler, vapurlar, okullar, yol kenarları onlar düşünülmeden yapılandırılan uçsuz bucaksız uçurumlar. Hayatın her türlü hizmet ve olanağından mahrum kalan bu “büyük azınlık”; toplumsal yaşamın, eğitimin ve üretimin dışına itilen, bu yüzden temel insani hak ve özgürlüklerini yeterince kullanamayan çocuklar, gençler, ağabeyler, amcalar, babalar...

Kırık dökük bir tekneyle uçsuz bucaksız bir denizde seyir alan ve her iskelede bütün imkânsızlılara rağmen hiçbir şeyin imkânsız olmadığını sevgiyle öğreten bir kurum hayal edin. Ve o kurumda sosyal yaşamın olanaklarından bulundukları fiziksel konum nedeniyle yararlanamayan genç ve yetenekleri olan bireylerin sanatçı kimliklerinin gelişmesini sağladığını düşleyin. İstanbul Levent’te Dilek Sabancı parkında tüm bunları gerçeğe dönüştüren Düşler Akademisi engelli hayalleri gerçeğe dönüştürüyor. O kurumda becerilerini geliştiren bireyler artan becerileriyle orantılı değişik iş kollarında istihdam edilebiliyor ve sanatlarını sunarak uçurumları bir sanat akımına çeviriyor.

Engellilere sanatın kapıları açık
Düşler Akademisi’ne başvurular internet üzerinden yapılıyor. Formlar üzerinden yapılan ilk değerlendirmelerin ardından öğrenci kabulleri gerçekleştiriliyor. Akademide vokal, ritim, dans, film, fotoğraf, DJ’lik, enstrüman, resim, düş tasarımı atölyeleri bulunuyor. Projede, katılımcıların atölye eğitimlerini tamamladıklarında, katıldıkları branşlarda kendilerini geliştirmeleri ve ileride kendilerine seçtikleri alanda iş olanakları yaratabilmeleri hedefleniyor. Atölyelerin tasarımında, mekânların “engelli dostu” olmasına özen gösteriliyor. Beşiktaş Belediyesi tarafından projeye tahsis edilen Dilek Sabancı Parkı ise projenin değişik uygulamaları ve konsepti açısından en uygun başlangıç noktası olarak görülüyor.

Yeni bir dünyanın içindeyim
Atölye öğrencisi Koray Arslan ise şunları söylüyor: “Geçirdiğim bir kaza nedeniyle omurilik felçli oldum. Engelli olduktan sonra sanki kendimi ayrı bir dünyanın içinde buldum, sanki iyi ve güzel şeyler benim için değildi, ulaşamayacağım, erişmesi güç, bana “uzak” yerlerdeydiler, onlar “normallerin” dünyasındaydı. Bana dayatılansa kadercilik, hüzün ve mutsuzluktu. Kabuğumu kırmaya çalıştığım günlerde Düşler Akademisi’yle karşılaştım, uzun zamandır ilgi duyduğum yapmak istediğim sanatı, fotoğrafçılığı Düşler Akademisi’nde öğrenmek için
başvurdum.’’


Taraf