*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Hem Engelli Hem Kadın Olmak Çok Daha Zor  (Okunma sayısı 1361 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 20661
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • MeLLeSeFeRi.com
Hem Engelli Hem Kadın Olmak Çok Daha Zor
« : Mart 09, 2020, 02:30:16 ÖS »
Hem Engelli Hem Kadın Olmak Çok Daha Zor



Engelli kadınlar kota dahilinde bile erkeklere göre çok daha az istihdam ediliyor. Engelli Kadın Derneği'nden Seda Ak, toplumun her alanında ayrımcılığa maruz bırakılan engelli kadınların niteliksiz işlerde çalıştırıldığını ve eğitimden uzaklaştırıldığını söylüyor.

Engelliler yaşamın her alanında çeşitli zorluklarla mücadele etmek zorunda kalıyor. Hem engelli hem de kadın olmak ise bu zorlukların üzerine bir tuğla daha ekliyor. Bunu engelli istihdamı oranlarında da görmek mümkün. TÜİK’in Ekim 2019 verilerine göre engelli kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 12,5. Eğitimden sağlık hizmetine kadar birçok alanda da tablo bundan farklı değil.

Yaklaşık 15 yıldır engelli hakları aktivisti olan İdil Seda Ak ile engelli kadınların sosyal hayatta yaşadıklarını ve Engelli Kadın Derneği’nin bu alandaki mücadeleleri üzerine konuştuk. Engelli Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olan Ak, Birleşmiş Milletler (BM) Engelli Hakları Sözleşmesi’nin Türkiye’de daha çok bilinir ve uygulanır hale gelmesi için çeşitli çalışmalar yapıyor. Ak, 2011 yılından bu yana Engelli Kadın Derneği ile verdikleri hak mücadelesini “kadın hareketinin gücünün dayanışma kültüründen geldiğine inanıyoruz” sözleri ile ifade ediyor.

Ak ile Engelli kadınların istihdam edilmesinden, maruz bırakıldıkları fiziksel ve ruhsat şiddete kadar pek çok konuya değindik.

“FEMİNİST BİR DERNEK KURMAK İSTEDİK”

Ak, öncelikler Engelli Kadın Derneği’nin ortaya çıkma amacını anlatıyor. “ Engelli kadınlar, hem kadın hem de engelli oldukları için hayatın birçok alanında çoklu ayrımcılığa uğruyor” diyen Ak, bu sorunların toplum nezdinde görünür olamadığını belirtiyor ve Engelli Kadın Derneği’nin kurulma sebebini anlatıyor:

Engelli Kadın Derneği’ni kurma sebebimiz de tam da bununla ilişkili. Buna ek olarak, engelli kadınlar, hem kadın hakları alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarında hem de engellilik alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarında yeteri kadar yer alamıyor. Kadın örgütlerinin engelli kadınların sorunlarını görmemeleri, engelli örgütlerinin ise toplumsal cinsiyet konusunda duyarlı olmamaları ve sıklıkla erkekler tarafından yönetilmeleri sebebiyle engelli kadınlar bu oluşumlarda temsil edilemiyor ve sorunları görünür kılınamıyor.

Ayrıca engellilik meselesi kadın olma meselesinin her zaman önünde yer alıyor, diğer bir deyişle engelli kadınlarda engellilik kimliği kadın kimliğinin önüne geçiyor. Biz de bu sorunlardan hareketle sadece engelli kadınların sorunlarını görünür kılan ve onların haklarını savunan feminist bakış açısına sahip bir dernek kurmak istedik.

ENGELLİ KIZ ÇOCUKLARI EĞİTİMDEN UZAKLAŞTIRILIYOR

Engelli kadınlar, eğitime erişim, istihdam, sağlık hizmetlerine erişim, aile hayatı gibi konularda sürekli ayrımcılığa ve toplumsal baskılara maruz bırakılıyor. Engelli kadınların ve kız çocukları hem engelsiz akranlarına hem de engelli erkeklere oranla eğitime erişiminin daha zor olduğundan bahseden Ak ve “Çoğu zaman ailelerin tedbir olarak aldığı kararla özellikle ergenlik döneminde birçok engelli kız çocuğu okuldan uzaklaşmak zorunda kalıyor ve eve hapsoluyor” diyor.

Ak sözlerini şöyle sürdüyor:

Bildiğiniz gibi 4+4+4 uygulamasıyla birlikte lise eğitimi açık lise olarak da sürdürülebiliyor. Maalesef, özellikle engel oranları yüksek olan engelli kız öğrenciler özellikle de ergenlik dönemine girdiklerinde toplumsal önyargıların da etkisiyle açık liseye yönlenerek örgün eğitimden uzaklaşıyor.

Engelli kadınların niteliksiz işlerde görevlendirildiğine belirten Ak, engelli kadınların engelli kotası dahilinde bile erkeklere göre çok daha az istihdam edildiğine dikkat çekiyor.

Bu gibi sorunların dünyanın her yerinde yaşandığını belirten Ak, İspanya’da engelli istihdam kotası içinde engelli kadınlar için özel alt kota oluşturularak kadınların istihdamının teşvik edilmeye çalışıldığından bahsediyor. Bizde de benzer uygulamalara ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

Konu sağlık hizmetlerine geliyor. Ak, fiziksel engelli kadınlar için jinekolojik muayenenin oldukça sıkıntılı bir durum olduğunu, hastanelerde fiziksel engelli kadınlar için özel tasarlanmış erişilebilir jinekoloji sandalyeleri olan kliniklerin olmadığını, hasta doktor mahremiyetinin ortadan kalktığı durumlardan bahsediyor.

Ak, bu durumdan şu şekilde söz ediyor: Engelli kadınlar, özellikle cinsel sağlık ve üreme sağlığı söz konusu olduğunda yok sayılıyor, çoğu zaman bu konuda yapılan ve planlanan hizmetler engelli kadınları içerecek şekilde tasarlanmıyor, bu da engelli kadınların cinsiyetsizleştirildiğinin bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Tüm bunlar düşünüldüğünde, yapılması gereken; cinsel sağlık, üreme sağlığı ve aile planlaması gibi konularda sağlık hizmetlerinin arttırılması ve sosyal destek hizmetlerinin oluşturulması ve yaygınlaştırılması ve tabii ki engelli kadınların bu hizmetlere erişiminin sağlanmasıdır.

Hak ihlallerine karşı verdikleri mücadeleden ve kazanımlardan bahseden Ak, ‘şunu sadece biz yaptık ve oldu’ demenin doğru olmadığını ve hak mücadelesinin dayanışma ruhuna aykırı olduğunu düşünüyor:

“Örneğin, şiddet raporumuzun sonuçlarına göre ihbar hatların özellikle işitme engelliler için erişilebilir olmadığını ortaya koymuştuk. Alanda, hem bizim hem de benzer faaliyet alanına sahip sivil örgütlerin yaptığı savunularla şu an Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından hizmet veren 183 Sosyal Destek Hattı için işaret dili bilen personeller görevlendirildi, işitme ve konuşma engelli kişilerle, 3G uyumlu telefonlar ile hafta içi 08:00 – 24:00 saatleri arasında, Cumartesi günü ise 08:00-17:00 saatleri arasında 0 549 381 0 183 nolu hat üzerinden görüntülü görüşmeler yapılabilmekte.

Engelli Kadın Derneği olarak tüm bunların ortak dayanışma ve savunuculuk kültürü ile başarıldığını düşünüyoruz ve kadın hareketinin gücünün de bu dayanışma kültüründen geldiğine inanıyoruz. “

ISRARLA SORMAKTAN VAZGEÇİLMEYEN SORULAR

Engelli kadınlara yönelik ötekileştirme ve ayrımcılığın; engelli kadını her zaman yardıma muhtaç biri olarak görme, acıma veya korkma, aşırı biçimde korumacı olma, yetersiz görme ya da herkesten fazla azim göstermelerini bekleme gibi bir dizi önyargıyı içerisinde barındırdığını söyleyen Ak, engelli kişilerin hak sahibi olarak tanımlanmaları gerektiğini belirtiyor.

Sokağa çıkan engelli bir kadını durakta veya yolda birinin karşılayacak olması durumunda ilk akla gelenin “Karşılayan kim?” sorusu olduğunu belirten Ak, “Karşılayan kişinin kim olduğu, kardeşi ya da akrabası olup olmadığıdır. Zira engelli kadının akrabası dışında biri ile görüşebileceği, arkadaşlık kurabileceği, hatta sevgilisi ya da kocasının olabileceği hiç akla gelmez!” diyerek tepki gösteriyor.

Ak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için yaptıkları kampanyayla toplumun yıllardır ısrarla sormaktan vazgeçmediği sorulara dikkat çekmek ve bu sorularla engelli kadınların toplumda nasıl algılandığını ortaya koymak istediklerini belirterek sözlerini noktaladı.

“AYRIMCILIK VE ŞİDDET BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”

Dernek, Ankara merkezli bir olmasına rağmen Türkiye’nin farklı illerine giderek engelli kadınlara ulaşmaya çalışıyor. İdil Seda Ak da gittikleri yerlerde engelli kadınlarla temas eden kurum ve kuruluşları ziyaret ettiklerini ve çoğu zaman onlarla işbirliği yaparak kadınlara ulaştıklarını belirtiyor. Bu konudaki çalışmalardan bahseden Ak, şöyle anlatıyor:

Ankara’da düzenlediğimiz eğitimlerde engelli kadınlara kadın haklarını, engelli haklarını, ayrımcılık ve şiddet konusunu ve korunma mekanizmalarını, toplumsal cinsiyet mevzusunu anlatmaya çalışarak onları hak temelli bir bakış açısıyla güçlendirmeyi hedefliyoruz. Yine yereldeki kadınları bir araya getirerek o bölgede engelli kadınlar üzerine savunuculuk çalışmaları yapmaları yönünde onları teşvik ediyoruz.

Öte yandan, engelli kadınları hakları üzerine izleme ve raporlama faaliyetleri yapıyoruz. Ayrımcılık ve şiddet konusu bizim için çok önemli, özellikle bu konularda izleme ve raporlama çalışması yaparak toplum nezdinde engelli kadın sorunlarını daha görünür kılmaya çalışıyoruz. Çeşitli ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşların toplantılarına katılarak engelli kadın perspektifini bu kurumların da kazanmasına destek oluyoruz, özellikle de çalışmalarını engelli kadınların ihtiyaçlarını da kapsayacak biçimde planlamaları için savunuculuk çalışmaları yapıyoruz.

08.03.2020 - birgun.net



Etiketler : o kayseri bakış açısını yakalayabilmek başta annem babam ve baş öğretmemiz kemal olmak üzere tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum diyaliz hastalarının dikkatine